ВХОД ССЫЛКА ПЛОЩАДКА ТОР ДАРКНЕТ КРАКЕН

Официальная ссылка на КРАКЕН: https://kraken2trfqodidvlh4aa337cpzfrdhlfldhve5nf7njhumwr7instad.com/Кра́кен - это место, где можно найти практически все, что угодно. Этот российский даркнет-рынок является одним из самых крупных и разнообразных в мире. Здесь можно найти наркотики, поддельные документы, услуги по отмыванию денег и многое другое.После закрытия Hydra в 2022 году, Kraken стал одним из основных участников борьбы за долю наркорынка в российском даркнете. Сайт доступен только через Tor с луковой маршрутизацией, обеспечивая высокий уровень анонимности для пользователей. Чтобы совершать покупки на Kraken, покупателям необходимо зарегистрироваться и пополнить свой биткойн-баланс, с которого потом списываются средства продавцам.Одной из особенностей Kraken является его широкий ассортимент товаров и услуг. Здесь можно найти практически все, что угодно, включая запрещенные вещества, оружие, фальшивые документы, краденые данные и многое другое. На сайте существует система рейтингов продавцов и отзывов, что помогает пользователям принимать взвешенные решения о покупках.Важно помнить, что использование даркнет-рынков, таких как Kraken, не только незаконно, но и опасно. Власти активно борются с такими сайтами, и пользователи могут столкнуться с серьезными юридическими последствиями. Поэтому, прежде чем решиться на покупку наркотиков или других незаконных товаров, стоит хорошо обдумать свои действия.В заключение, Kraken - это один из крупнейших российских даркнет-рынков, где можно найти практически все, что угодно. Однако, важно помнить о последствиях использования таких сайтов и воздерживаться от незаконных действий. Всегда стоит помнить о законе и своей безопасности.

Sirkadiyen İç Ritim Nedir ? (Biyolojik İç Saatimiz)

Gözlem ve merak bilimin temelidir. 18. yüzyılda gökbilimci Jean Jacques d’Ortous mimoza çiçeklerini gözlemledi. Çiçeklerin gündüz güneşe doğru yapraklarını açtıklarını, gece karanlıkta kapattıklarını fark etti. Mimozalar gece yapraklarını neden kapatıyorlardı acaba? Sonra başka bilim insanları hayvanların da ışıkla karanlığa farklı tepkiler verdiğini gözlemledi. Bu ; güne ve geceye olan adaptasyon haline “sirkadiyen ritim” dediler.Sirkadiyen kelimesinin kökeni Latincedir. Latince circa etrafında demektir, diem de gün anlamına gelir. Günü yaşa, günü yakala anlamında kullanılan Carpe diem ifadesindeki diem gibi.Yüzyıllardan bu yana bitkilerin, hayvanların, tüm canlıların güneşe ve dünyanın ritmine adaptasyonu gözlenmesine rağmen 2000’lere kadar iç biyolojik saat konusu detaylarıyla açıklığa çıkmadı. Önce 1970’lerde iç saat genleri bulundu. Bu genlere Periyod veya CLOCK genleri dendi. Adlarından da anlaşılıyor zaten… Tik tak tik tak…

2015 Nobeli: Sirkadiyen Ritm ve DNA tamiri

Zaman ve ritim ile ilgili diğer Nobel Ödülü ise bizim gurur kaynağımız kıymetli bilim adamımız Aziz Sancar’ın 47 yılını adadığı çalışmanın en sonunda aldığı bu Nobel aslında kendi içinde pek çok Nobel’i hak edecek çalışmaları içerir. Burada bizi ilgilendiren yine sirkadiyen ritimle ilgili olan buluşlarıdır.Aziz Sancar DNA’yı onaran “fotoliyaz” isimli bir enzim üzerinde yıllardır çalışmaktadır. Bir gün Türkiye’ye tatile gelirken Türk Hava Yolları uçağındaki dergide jetlag ile ilgili bir makale görür. O makaleden yola çıkarak jetlag ile sirkadiyen saatlerin birbiriyle ilişkisi üzerine zihninde bir ışık yanar.Sancar’ın yıllardır üzerinde çalıştığı fotoliyaz enzimi de ışıkla aktive olan bir enzimdir. Konuyu incelediğinde görme özürlü insanların veya kör farelerin de bu sirkadiyen saate uygun biyolojik fonksiyonlarının olduğunu fark eder. Aslında görme fonksiyonundan başka bir algaçla da ışıktan haberdar olduğumuz sonucuna varır. Bu bilgiyi önceki çalışmalarına eklediğinde CYT 1 ve CYT 2 isimli proteinleri keşfeder. Bu proteinler sayesinde tıpkı bitkilerin güneş ışığının farklı dalga boylarına reaksiyon vermeleri gibi bizim vücudumuzun da güneş ışığına reaksiyon verdiği ortaya çıkar. Bu iki protein reaksiyonlarda görev alır.O uçak seyahatinden bir yıl sonra, 1997’de sirkadiyen saati yöneten bu proteinlerin vücutta iki yerde çok fazla olduğunu bulur. Bunlardan biri gözdeki retina öbürü ise beynin içinde Suprakiazmatik Nukleus-SCN denen yerdir. Bu keşfi üzerine yaptığı yayın etkili olmakla beraber yeterince dikkat çekmez. Ama Sancar çalışmaya devam eder.Nobel aldığı çalışmaya kadar, sirkadiyen saat genlerinin ve bu proteinlerin DNA tamiri ile ilişkisi üzerine çalışır. DNA tamirinin de sirkadiyen olduğunu yani 24 saatte farklı düzeylerde DNA tamiri gerçekleştiğini bulur. Bu bilgi ile kanser tedavisindeki kemoterapiyi birleştirir ve “Eğer DNA’nın tamirinin daha zayıf olduğu saatlerde kanser tedavisi için kemoterapi yapılırsa, kemoterapinin daha etkin olacağı, daha çok kanser hücresinin öldürülebileceği” çıkarımını yaparak Nobel’i alır.Böylece 2015-2017 yıllarında sirkadiyen ritim üzerine araştırmalar da bir sonuca bağlanmış oldu. Gün ve gece döngüsünün iç saatlerde nasıl bir kalibrasyon yaptığı anlaşıldı.Burada kullandığım “kalibrasyon” tam doğru kelime oldu. Yani vücut mekanizmasını dünya döngüsüne kalibre etmek! Belki akort da diyebiliriz. Hücresel ritmi dünya ritmine akort etmek!Akort olmamız şarttır. Biz ve çevremiz ayrı ayrı telden çalarsak kakafoni olur. Müzik için de akort şarttır.Bu sirkadiyen ritmin keşfi, sirkadiyen biyoloji, kronobiyoloji gibi yeni bilimlerin gelişmesine, Cronomedicine = Kronotıp ismi ile yeni bir tıp dalının doğmasına neden oldu. Bu tıp alanı tüm tıp bilgileriyle sirkadiyen biyoloji bilgilerini birleştiriyor. Sağlıklı olmak, uzun ömür ve fit olmak konusunda bildiğimiz her şeye sirkadiyen ritmi de ekliyoruz. Çünkü yemek yemek/aç kalmak, uyumak/uyanık olmak, hormonların artması/azalması, öğrenmek/bilgiyi hafızaya almak, onarım işlemleri, detoks işlemleri, sindirim, vücudu belli bir ısıda tutma, büyüme, yaşlanma, üreme, menopoz gibi aklımıza gelebilecek tüm işlemler bu sirkadiyen saate ayarlıdır.Milyonlarca yıldır güneşin döngüsü ile çalışan bu sistemlerimizi bozduğu için ampulü bulan Edison’u suçlayamayız herhalde değil mi? Sonuçta geceleri uzun saatler uyanık kalmamızın, olmadık saatlerde yemek yememizin, biyolojik yaradılış saatimize uymayan davranışlar olduğunu kestirmek zor değildir.Yemek yemek/aç kalmak, uyumak/uyanık olmak, hormonların artması/azalması, öğrenmek/bilgiyi hafızaya almak, onarım işlemleri, detoks işlemleri, sindirim, vücudu belli bir ısıda tutma, büyüme, yaşlanma, üreme, menopoz gibi aklımıza gelebilecek tüm işlemler bu sirkadiyen saate ayarlıdır.Bir başka nobel, 2017 Nobel Tıp Ödülü biyolojik iç saati yani sirkadiyen ritmi kontrol eden moleküler mekanizmanın keşfine verildi. 2017’de üç bilim insanı, Jeffrey C. Hall, Michael Rosbash ve Michael W. Young aldı ödülü. Yani çok taze bir Nobel Ödülü bu.Evet, zamanın gerçek ölçeri kol saati değil, dünyadır. Saat = dünyadır. Üzerindeki tüm canlı yaşamı dünyanın döngüsüne adapte olmuştur. Kuralları, dünyanın gece-gündüz, mevsimler, iklimler döngüleri belirler. Milyonlarca yıldan bugüne kadar hayatta kalabilen tüm diğer türler gibi insanlar da bu adaptasyonu sağlamıştır. Yani dünya saati ile uyumlu olmak bir hayatta kalma, survival meselesidir. Mevsimlere, iklimlere, günlere, gecelere uyum sağlayabilenler kalmış, uyamayanlar yok olmuştur. İşte bu uyumu sağlayan sisteme, “canlıların biyolojik iç saati” veya sirkadiyen ritim diyoruz.Ancak biyolojik iç saat diye bir kavramın var olduğunu bilmemize rağmen bu saatin nasıl çalıştığı konusundaki aydınlanma bu Nobel Ödülü’yle gerçekleşti. Ve bu yeni bir tıp dalının;Cronomedicine = Kronotıpyeni bir uzmanlık alanının Cronobiology = Kronobiyoloji doğmasını sağladı.Peki;
  • ✱  Biyolojik saatin çalışmasını sağlayan nedir?
  • ✱  Biyolojik saatin çalışmasını ne engeller?
  • ✱  Biyolojik saat doğru çalışmazsa ne olur?
  • ✱  Biyolojik iç saat ile kolumuzdaki kronolojik dış saat birbirine nasıl uyumlanır?
Nobel çalışmasının bulgularıyla başlayalım. Bu üç bilim adamının iç saatin çalışma biçimine dair keşifleri, insanların biyolojik sirkadiyen ritimlerini nasıl dünyanın ritmine senkronize ettiğini gösterdi. Yaptıkları çalışmada önce günlük biyolojik ritmi sağlayan geni izole ettiler. Bu genleri kontrol eden proteinlerin gece ve gün- düz farklı çalıştığını buldular. Gece biyolojik saat genlerinin on yani aktif, gündüz ise off yani sessiz olduğunu gördüler. Bu iç saatin çalışması “kendi kendini her gün kuran saat” biçiminde tanımlandı. Asıl mühimi, iç saat sadece on ve off olmuyordu. Tüm gün boyunca farklı fizyolojik mekanizmaların da ayarlanmasına sebep oluyordu. Bu çalışmalar sayesinde artık biliyoruz ki iç saat yani sirkadiyen ritim, çok kritik fonksiyonları yönetiyor. Mesela davranışlarımız, hormon seviyelerimiz, uyku düzenimiz, vücut ısısı ve aslında tüm metabolizma bu biyolojik saatten etkileniyor.Vücudun genel sağlık durumu, iç saat ile dış saatin birbiriyle mismatch yani uyumsuz olduğu anlarda bozuluyor. Bu uyumsuzluğu hızlıca kavramak için en güzel örnek çoğumuzun tecrübe ettiği jetlag’dir. Kıtalararası uçuşlarda dünyanın başka bir zaman dilimine gittiğimizde, iç saatin bozulmasıdır jetlag. Sadece bir kez jetlag olduysanız bile birkaç gün bunun sağlınızı ya da yaşam düzeninizi nasıl bozduğunu biliyorsunuzdur. Çok sık yaşamadığımız için bu konu bir sağlık gündemi oluşturmuyor. Peki iç ve dış saat uyumsuzluğu için tek sebep uçmak mıdır?
  • ✱  Peki ya sosyal jetlag?
  • ✱  Peki ya elektronik jetlag?
  • ✱  Peki ya beslenmede jetlag?
Yani vücudun biyolojik sirkadiyen iç saati ile uyumsuz olan yaşam şekli alışkınlıklarımıza ne diyeceğiz? Onlar her gün devam ediyor.Yaşam ritmi ile biyolojik ritmin mismatch yani uyumsuz olmasının pek çok hastalığa, hızlı yaşlanmaya ve kilo almaya sebep olduğunu yüzde yüz ispatlayan çalışmalar olmasına rağmen bu konuyu görmezden mi geleceğiz?Bu tezin Nobel Ödülü almasının üzerinden sadece bir buçuk yıl geçti. Yani henüz bilgiler, çalışmalar çok yeni. Bu yüzden bu kitapta anlatacaklarımı altını çize çize okumanızı istiyorum. Neden mi? Çünkü ya şimdi harekete geçip biyolojik saatimizi doğru kuracağız ya da bu çalışmanın sonuçlarının “sokağa” inmesi için 5-10  yıl bekleyeceğiz! Kararı verecek olan sizsiniz. Zaman sizin zamanınız. Ama bu kitabı satın aldığınıza göre farklı düşündüğünüzü tahmin ediyorum. Doğru yerdesiniz ve kendiniz için çok iyi bir tercih yaptınız. Çünkü size önümüzdeki 10 yıllık dış zamanı iç zamanınıza nasıl 5 yıl olarak yansıtacağınızı anlatacağım. Deyim yerindeyse kendi kişisel zaman makinemizi geliştirip kendi zamanımızın ritmini kendimiz belirleyeceğiz.AYŞEGÜL ÇORUHLU - Sirkadiyen Beslenme kitabından alıntıdır. 

Melatonin Hormonu

Vücut sağlığının korunmasında günlük hayat aktivitelerinin düzeni oldukça önemli bir görev üstlenir. Vücudun fizyolojik düzeninde gerçekleşen çeşitli biyokimyasal olaylar, salgılanan hormonlar ve kimyasal tepkimeler; günlük aktiviteler ve alışkanlıklarla yakın ilişkilidir. Bunların içinde en önemli olan hormonlardan biri uyku düzeni ile ilişkili olan melatonin hormonudur.Melatonin; beynimizde yer alan epifiz adlı salgı bezinden üretilen bir hormondur. Epifiz bezinde melatonin hormonun üretilip salgılanması işlemi, günlük zaman dilimine bağlı olarak değişkenlik gösterir. Bu anlamda, ışığın yoğun olduğu gündüz saatlerinde gözlerin ışığı algılamasına bağlı olarak epifiz salgısı azalırken; ışık yoğunluğunun azaldığı gece saatlerinde, karanlığın hâkim olmasıyla birlikte melatonin üretimi artar ve etkisini gösterir.Kişinin uyku alışkanlığına bağlı olarak kandaki melatonin düzeyi değişkenlik gösterebilir. Melatonin üretimi doğrudan ortam aydınlatması ile ilişkili olduğundan, melatonin seviyesinin maksimuma çıkarılabilmesi için yatak odasının karanlık olması; telefon, tablet ve bilgisayar gibi mavi ışık yayan cihazların yatmadan önce kullanılmaması ve gerekirse uyku gözlüğü kullanılması yararlı olabilir.Vücut sağlığının korunmasında günlük hayat aktivitelerinin düzeni oldukça önemli bir görev üstlenir. Vücudun fizyolojik düzeninde gerçekleşen çeşitli biyokimyasal olaylar, salgılanan hormonlar ve kimyasal tepkimeler; günlük aktiviteler ve alışkanlıklarla yakın ilişkilidir. Bunların içinde en önemli olan hormonlardan biri uyku düzeni ile ilişkili olan melatonin hormonudur

Melatonin Vücutta Ne İşe Yarar?

Melatonin, vücudumuzda triptofan isimli aminoasidin metabolizması sonucu üretilen serotonin molekülünün bir türevidir. Beyinde yaygın biçimde üretilen serotonin molekülü, epifiz bezinde melatonine çevrilerek kana verilir.Yapılan araştırmalar, melatonin hormonunun vücut sağlığını koruma ve iyileştirme adına oldukça önemli roller üstlendiğini göstermiştir. Melatonin hormonunun vücutta temel olarak üstlendiği görevler aşağıdaki gibi özetlenebilir:• Melatonin birincil olarak vücudun uyku düzeninin ayarlanmasından sorumludur. Buna göre, gündüz-gece döngüsünde salgılanma oranı değişen melatonin sayesinde, gün ışığının kaybolduğu gece saatlerinde uyku ihtiyacı oluşur. Yine melatonin sayesinde, düzenlenen uyku saati vasıtasıyla gündüzün belirli saatlerinde uykudan uyanma sağlanır.• Melatoninin uyku derinliği ve kalitesini etkilediği de bilinmektedir. Buna göre, yeterli melatonin salgılayan kişilerin daha dinlendirici ve rahatlatıcı bir uyku uyuduğu tespit edilmiştir. Bu sayede melatonin; kalp-damar sağlığı, kan basıncı, bağışıklık sistemi fonksiyonları ve hormon seviyeleri için de düzenleyici bir etmendir.• Olağan halde, vücudumuzdaki fizyolojik düzen içerisinde meydana gelen kimyasal tepkimelerin bir sonucu olarak çeşitli oksitleyici ve zararlı maddeler de üretilir. Bu maddelere reaktif oksijen radikalleri adı verilir. Radikaller, başta yaşlanma olmak üzere kalp-damar hastalıkları, enfeksiyonlar, kanser gibi çeşitli hastalıkların gelişiminde kritik öneme sahiptir. Melatonin; vücutta üretilen radikalleri gece boyunca temizleyip giderilmesini sağlayarak vücut sağlığını korur.• Melatonin salgısının depresyonun etkilerini hafiflettiği, reflünün dindirilmesinde faydalı olduğu ve göz sağlığını desteklediği yönünde çalışmalar mevcuttur.• Melatoninin salgı süresince hipofiz bezinden büyüme hormonu üretimini de tetiklediği bildirilmiştir. Büyüme hormonu çocuklarda büyümeyi sağlarken, yetişkinlerde kas kütlesinin gelişiminden sorumludur. Ayrıca, vücut metabolizmasının düzenlenmesinde büyüme hormonu kritik görevlere sahiptir.• Melatonin, nitrik oksit adı verilen molekülün salgısını artırarak vücut damarların genel bir genişleme tepkisine yol açar. Bu sayede tansiyonu düşürürken, kalp-damar hastalıklarının temel sebebi olan damar sertliğine karşı da koruyucu rol üstlenir.• Melatonin salgısının diyabet gelişimini önlediğine dair çalışmalar mevcuttur. Üretimi ile orantılı olarak kandaki yağ ve kolesterol seviyesinin düştüğü; bu sebeple kalp sağlığını destekleyici rol oynadığı gözlemlenmiştir.• Melatonin salgısının hücrelerdeki programlı hücre ölümü (apoptozis) mekanizmasını baskıladığı da bilinmektedir. Bu sayede, başta sinir sisteminin temel hücresel elemanı olan nöronlar olmak üzere, vücut için büyük öneme sahip hassas hücrelerin ömrünün uzaması ve kaybının önlenmesi sağlanır.• Melatonin; uyku düzeni ve kalitesini artırarak, cildin yaşlanma sürecinin de yavaşlamasına yardımcı olur. Yaşlanma, oksijen radikalleri ve vücut dokularının yıpranmasıyla ilişkilidir. Melatonin, uyku süresince dokuların kendi kendilerini onarmaları için fırsat yaratır.

Jet Lag Nedir?

Vücudumuz gün ışığına göre belirli bir fizyolojik döngüye sahiptir. Buna vücudun doğal saati veya sirkadiyen ritim adı verilir. Sirkadiyen ritim; zaman dilimlerindeki hızlı değişimler nedeniyle etkilenip bozulduğunda ise jet lag söz konusu olur. Genellikle birbirinden oldukça farklı iki zaman dilimi arasında uçak gibi hızlı seyahat yöntemleriyle yolculuk yapıldığında, vücut alıştığı gün döngüsünü yeni saat diliminde algılayamaz. Bunun sonucu olarak, akşam saatlerinde sirkadiyen ritim zamanı gündüz olarak algıladığından uyku düzeni de bozulur. Sonuçta, vücut yeni zaman döngüsünü oluşturana kadar ciddi halsizlik, yorgunluk ve uykusuzluk gibi çeşitli şikayetler geliştirir.Jet lag gelişiminin başlıca sebebi melatonin üretiminin aksamasıdır. Melatonin, karanlık ortamlarda gece döngüsü boyunca üretilip salgılandığı için; uzun süre gün ışığına maruz kalarak sirkadiyen ritmi bozulan kişilerde kandaki miktarı azalır. Bu durumsa çeşitli semptomlara yol açar. Jet lag oluşumunun engellenmesi için melatonin takviyesi alınabilir.

Melatonin Takviyesi Ne İşe Yarar?

Melatoninin vücut üzerindeki olumlu etkileri göz önünde bulundurularak, melatonin içerikli takviye gıdalar geliştirilmiştir. Çeşitli koşullarda melatonin alınması, vücut sağlığının geliştirilmesi adına önemli yararlar sağlayabilir.Günlük olarak 0,5 ila 10 mg arasındaki dozlarda kullanılan melatonin, sıklıkla uyku problemi yaşayan kişilere tavsiye edilir. Melatonin; uyku düzenini sağlayıp uyku derinliği ve kalitesini artırdığından, insomnia olarak da bilinen uykusuzluk şikayetinin giderilmesine yardımcıdır. Benzer şekilde, gün içinde sık uyuma ihtiyacı hisseden kişilerin melatonin takviyesi alması sirkadiyen ritmi düzenleyerek geceleri uykuya dalmayı kolaylaştırabilir.Melatonin aynı zamanda bir antioksidan olması nedeniyle çeşitli hastalıklara karşı koruyucu olarak da kullanılabilir. Bu anlamda melatonin kullanımı; kalp-damar sağlığı, endokrin sistemin düzenlenmesi, kanserin gelişiminin yavaşlatılması gibi çok önemli konularda faydalı olabilir. Aynı zamanda depresyon belirtilerinin azaltılması, reflü şikayetlerinin hafifletilmesi, göz sağlığının korunması gibi çok çeşitli faydalara sahiptir.Melatoninin vücut için belirli bir zararlı etkisi bulunmamaktadır. Bununla birlikte, melatoninin gereğinden fazla alınması çeşitli yan etkilerle sonuçlanabilir. Dışarıdan melatonin takviyesi yapılmasının vücudun kendi melatonin üretimini olumsuz etkilemesine dair söylemler bulunsa da; bazı araştırmalar bu gibi bir etkinin kesin olmadığını ortaya koymuştur. Bunun yanında, gereğinden fazla melatonin alımı bulantı, kusma, baş ağrısı, baş dönmesi ve uyku hali yapabilir.

Çocuklar neden kickboksa başlamalı ?

Günümüzde çocuklar giderek daha hareketsiz bir hayat yaşıyorlar, bilgisayar ya da cep telefonu ekranı karşısında saatler harcıyorlar. Şehirleşmenin yoğunlaşması ve eski oyun kültürünün yavaş yavaş silinmesi ile çocuklar giderek daha sağlıksızlaşıyorlar. Çocukların fiziksel ve zihinsel gelişiminde sporun yeri oldukça büyüktür.Çocuklar kickboks derslerinden oldukça keyif alıyor ve fazlaca enerji harcıyor. Kickboks sporununun çocuklara kazanımları nedir diye baktığımızda ; Kickboks çocukların sosyal gelişimini destekler ve sosyalleşmesini sağlar. Kickboks çocuklara disiplini ve özdisiplini öğretir. Kickboks çocukların konsantrasyonunu ve dikkatini güçlendirir. Kickboks çocukların kemik ve kas gelişimini destekler. Kickboks çocuklara mücadele ruhu katar. Kickboks çocukların kendilerine olan güvenini arttırır. İçe kapanık,sosyallikten çekinen;çekimser çocuklar için büyük bir farkındalık yaratır.Uzmanlara göre Uzakdoğu sporları yapan çocukların, yapmayanlara oranla daha iyi beslendikleri şiddete daha az başvurdukları ve insan ilişkilerinde daha başarılı oldukları gözlemlenmektedir

Kickboksu kimler yapabilir ? Kickboksu herkes yapabilir mi?

Kickboksu herkes yapabilir! Kickboks yapmak için çok form da ya da çok teknik olmanıza gerek yok.Sadece bu antrenman disiplinine adapte olup düzenli olmalısınız! Belirlediğiniz hedef doğrultusunda düzenli çalışma ile istediğiniz forma ulaşmanız çok yakın.Kickboksu egzersiz,sağlıklı yaşam ve savunma sporu olarak her yaşta yapabilirsiniz.En çok sorulan sorulardan bir tanesi ‘hocam çok kiloluyum Kickboks yapabilir miyim?’ Bir sakatlığınız yok ise kilonuz, Kickboks yapmaya engel değil.Kardiyovasküler bir egzersiz olduğu için kilo kaybetmenizi hızlı sağlayacak bir branştır.Düzenli yapılan antrenman sonucunda hem koordinasyon becerinizi geliştirecek hem de kilo vermenizi hızlı bir şekilde destekleyeceksiniz. Kickboks yapmak için geç kalmadınız. Sürekli heveslenip başlamadığınız bu branşı denemelisiniz! Hem bedensel hem ruhsal rahatlama ile vücudunuzu ödüllendirin! Unutmayın; Düzenli olarak yapılan kickboks egzersizi ve fiziksel aktivite ; Obezite,diyabet,alzheimer,kanser ve kardiyovasküler rahatsızlıklara bağlı mortalite riskini azaltarak yaşam kalitesindeki artışı sağlar. Bildiğiniz kronik bir rahatsızlığınız varsa bunu eğitmenini

Kickboks ile kilo verebilir miyim?

Doğru egzersiz modeli ve beslenme tarzı ile uygulayacağınız kickboks antrenmanı size sadece kilo verdirmekle kalmayıp kaslarınızın kuvvetlenmesini de sağlayacaktır.Yüksek temposu sayesinde kalori yakmanın yanı sıra kaslarınızı geliştirir, formunuzu korumanıza yardımcı olur ve daha dinç bir görünüme kavuşmanızı sağlar.Birden fazla kas grubunuza hitap ederek size yüksek enerji harcatır KİCKBOKS fazla kilolarla savaşmanıza ve forma girmenize yardımcı olan mükemmel bir aerobik egzersizdir. 5 hafta boyunca haftada 3 kez 1 saat antrenman yapan kişilerde kickboksun etkileri kas gücü, esneklik, çeviklik, aerobik güç ve anaerobik kondisyonda önemli bir gelişmedir. Bir saat kickboks yapmak size yaklaşık 500-1000 kalori harcamanıza olanak sağlayan yüksek enerjili bir branştır. Hareketli ve dinamik yapısı ile hızlı kalori yakımını destekler. Dövüş sanatları ve kardiyonun mükemmel karışımı olan Kickboks forma girmek için mükemmel bir vücut antrenmanıdır. Kick boks hareketleri tüm çekirdek kas gruplarını zorlar. Bu kadarla kalmaz, kardiyo ve kuvvet antrenmanını bir araya getiren bu spor, yağ yakarken kaslarınızı güçlendirmenizi sağlar. Hem eğlenerek hem de stres atarak kilo vermenize olanak sağlayan en güzel branş kickboks diyebilirim!